Sabah Gazetesi Haberi

Olay Bilgileri 

Olay Tarihi: 27 Ocak 2023

Olayın Yeri:Almanya

Failin kimlik bilgileri: Abdurrahman Şimşek ve Sabah Gazetesi

Kaynak:https://www.sabah.com.tr/galeri/gundem/son-dakika-iste-fetonun-din-bozguncusu-sabah-celal-findiki-buldu 

Nefret Söylemi Analizi

Nefret söylemi beyanının transkripsiyonu:Raporun metni çok uzun ve son derece küçük düşürücü bir üslupla yazıldığı için metinde sadece nefret söylemi sayılan şu sözler yer alıyor: “FETÖ’nün din yozlaştırması, hain projeleri, FETÖ’nün taşeronluğu, Vatikan merkezli, çatı din, FETÖ’nün beyni, dini yok etme projesi, örgüt kaçağı, FETÖ mensubu.”

Nefret söyleminin hedef grubu/grupları:Gülen hareketi mensupları

Nefret söyleminin gerekçesi: Raporda, hedef alınan kişilerin bir terör örgütünün üyeleri olduğu ve “hain projeler” ve “dini yok etme projesi” gibi alçakça faaliyetlerde bulundukları öne sürülüyor.

Nefret söylemi beyanının analizi: Sabah gazetesinde yer alan haber, Gülen hareketinin “dinler arası diyalog” ve “çatı din” gibi projelerle “bir terör örgütünü meşrulaştırmaya ve desteklemeye” ve “İslam’ı tahrip etmeye”  çalışan bir terör örgütü olduğuna dair daha geniş bir anlatının parçası gibi görünüyor.” “Hainlik” ve “dini bozan” gibi dillerin kullanılması, açıkça hedef grubu ve faaliyetlerini şeytanlaştırmayı ve kriminalize etmeyi amaçlamaktadır. Haber ayrıca, hedef kişilerin hükümeti ve dini kurumları yıkmak için aktif olarak çalışan kaçaklar olduğunu da ima ediyor.

Bu sözler, belirli bir grup insanı, bu durumda Gülen hareketi mensuplarını insanlıktan çıkarmak ve kötülemek için kullanılıyor. “Dini bozan” ve “hain projeler” gibi sözler, grubu doğası gereği ahlaksız ve tehlikeli olarak sunmak için kullanılıyor. Benzer şekilde, “dini yok etme projesi” ve “örgüt kaçağı” gibi ifadeler, grubu aktif olarak topluma ve değerlerine karşı çalışıyormuş gibi göstermek için kullanılıyor.

“FETÖ’nün beyni” ifadesi, grubu tek, hain bir kişi tarafından kontrol edilen birleşik, hain bir varlık olarak sunmak için kullanılmıştır. “Vatikan merkezli” kelimesinin kullanılması, grubun algılanan tehdidini daha da artırabilecek bir tür uluslararası desteğe sahip olduğunu ima eder.

Ayrıca, “FETÖ’nün taşeronluğu” ibaresi, atıfta bulunulan kişi veya grubun belli bir sıfatla Gülen hareketi adına çalıştığını, “FETÖ’cüler” ifadesi ise söz konusu kişi veya grubu o örgütün bir parçası olarak tanımlamaktadır. Bu ifadelerin her ikisi de haberde olumsuz bir bağlamda kullanılıyor ve Gülen hareketiyle bağlantılı herhangi birinin güvenilmez olduğunu veya alçakça faaliyetlerde bulunduğunu ima ediyor olarak görülebilir. Bu tür bir dil, nefret söylemi olarak kabul edilebilir, çünkü belirli bir grupla olan ilişkileri temelinde bireylere karşı olumsuz klişeleri ve ayrımcılığı teşvik eder.

Bağlamsal bilgi:Söz konusu ifade, Fethullah Gülen tarafından kurulan dini ve sosyal bir hareket olan Gülen hareketine atıfta bulunmaktadır. Onlarca yıldır aktif olan hareket, İslam’ın ılımlı ve ilerici bir yorumunu teşvik ediyor ve eğitim ile dinler arası diyaloğa güçlü bir vurgu yapıyor. Ancak Türk hükümeti ve halkın bazı üyeleri, hareketi terör örgütü olmakla ve 2016’daki başarısız darbe girişiminin arkasında olmakla suçladı. Bunun sonucunda binlerce Gülen hareketi sempatizan ve destekcileri kamu ve özel sektör işlerinden tasviye edildi.

Bununla beraber, son aylarda Sabah gazetesi Avrupa’da yaşayan Gülen cemaati mensuplarını hedef alan ve itibarlarını zedeleyen haberler yayınlamaktadır. Bu haber de bu dizinin devamı niteliğindedir ve çok sayıda nefret söylemi içermektedir.

Açıklamanın etkisi:Söz konusu açıklama, Gülen hareketi mensuplarını aşağılayıcı ve insanlıktan çıkaran çok sayıda kelime ve ibare içermektedir. “Din bozucu”, “hain”, “taşeron”, “kaçak”, “FETÖcü” gibi kelimeler hareketin mensuplarını yaftalamak ve damgalamak için kullanılmaktadır. Bu tür nefret söylemi, Türkiye’de halihazırda zulüm ve ayrımcılıkla karşı karşıya kalmış olabilecek Gülen hareketi üyeleri üzerinde önemli bir etkiye sahip olabilir. Nefret söyleminin kullanılması onları daha fazla marjinalleştirip izole edebilir, ayrıca onlara karşı daha fazla şiddeti ve ayrımcılığı teşvik edebilir.

Sonuç

Sonuç olarak, haberdeki açıklamada Gülen hareketi mensuplarına yönelik nefret söylemi oluşturan bir dil kullanılmaktadır. Açıklama, Gülen hareketi mensuplarını aktif bir şekilde dine ve devlete zarar vermeye çalıştıklarını ima ederek şeytanlaştırıyor ve meşruiyetlerini ortadan kaldırıyor. Bu tür bir dil, Gülen hareketi mensuplarının algısı üzerinde önemli bir etkiye sahip olabilir ve onlara karşı daha fazla ayrımcılığa ve şiddete yol açabilir.